Karadenizde MİLGEM damgası

Türk savunma sanayiinin en önemli ihracat haberlerinden biri bu kez denizden geldi… Türkiye, Milli Gemi (MİLGEM) projesi kapsamında kendi için inşa ettiği TCG Akhisar açık deniz karakol gemisini Romanya’ya sattı.

Böylece ülkemiz tarihinde ilk kez NATO ve Avrupa Birliği (AB) üyesi bir ülkeye savaş gemisi satılmış oldu.

Elbette madalyonun bir yüzünde hem Türk mühendisliğinin geldiği nokta hem de ülkemizdeki askeri-sivil tersanelerinin giderek artan inşa kabiliyetleri var. Ancak biraz daha detaya inildiğinde ve sürece daha geniş bir pencereden bakıldığında belki de bu satışla Karadeniz’de çok değerli bir dönemin kapısı aralanmış oluyor.

TCG Akhisar gemisi neden Romanya’ya satıldı?

Bu soruya verilecek yanıtlar içerisinde en önemli hususlardan biri elbette Romanya’nın ihtiyacı. Bükreş yönetimi bir süredir deniz güçlerini günümüz şartlarına uygun hale getirmek için yeni bir yol haritası izliyor.

Giderek artan Rusya tehdidi ve Avrupa’nın savaşa hazırlık stratejisinin çok daha yoğun bir döneme girmesi de Romanya’nın yeni savaş gemisi arayışında etkenlerden biri. Tabi bu noktada en önemli hususlardan biri de Romanya Deniz Kuvvetleri’nin isterlerinin Türk mühendislerce çok hızlı bir şekilde karşılanabilecek olması. Türkiye, askeri gemilerde de diğer savunma sanayii ürünlerinde olduğu gibi dünyanın en esnek üreticilerinden biri. Ve bu da onu cazibe merkezi haline getiriyor.

Türkiye tarafından bakacak olursak Ankara zaten uzun zamandır kendi milli gemilerinin üretiminde bir hayli yol almış durumda. MİLGEM sınıfı gemileri sadece Türk Deniz Kuvvetleri için üretmekle kalmayan Türkiye, diğer ülkelerin taleplerine göre de çok farklı deniz platformlarını başarıyla hayata geçirdi.

Geldiğimiz noktada ‘Biz daha iyilerini yapabiliriz’ ve ‘Zaten işi öğrendik ve hızla yenisini inşa edebiliriz’ yaklaşımı belli ki ağır basıyor. TCG Akhisar’ın eksikliği, elinde çok farklı enstrümanlar bulunan Türk Deniz Kuvvetleri için çok ciddi bir boşluk oluşturmuyor.

Ayrıca, bir AB ve NATO ülkesine askeri gemi satma meselesi ticari açıdan da altın değerinde bir fırsat olarak görülüyor. Türkiye bu satışı kendi savunma sanayisinin uluslararası alanda ulaştığı güvenilirlik, kalite ve teknolojik yetkinliğin somut bir göstergesi olarak konumlandırıyor.

Karadeniz’in geneli için çok stratejik bir adım olabilir

Türkiye’nin Romanya’ya askeri gemi satışı ağırlıklı olarak yukarıda bahsettiğimiz şekilde ele alınsa da sürecin geri planındaki bazı küçük detaylar aslında son derece kritik.

Bunlardan biri de Romanya’nın satın aldığı gemiyle birlikte Karadeniz’de oluşması muhtemel yeni tablo. Bilindiği üzere Türkiye’nin MİLGEM kapsamında kendi için inşa ettiği ya da yapımı devam eden çok sayıda platform var. Diğer yanda Ukrayna için üretilen ve biri deniz testlerinde diğeri donatım aşamasında olan gemiler mevcut. Yakın gelecekte teslimatların başlaması bekleniyor. Şimdi bu denkleme Romanya da dahil oldu.

Bahsettiğimiz gemilerin hepsi Türk mühendislerce geliştirilen son derece etkili kabiliyetlere sahip. Bunlardan biri de gemilerin sahip olduğu iletişim teknolojileri. Bu gemiler en basit anlatımla ‘aynı dili’ konuşabiliyor. Yani Türkiye, Romanya ve Ukrayna makamları birlikte hareket etmek isterse envanterdeki gemiler çok uzak mesafelerde olsa bile birbiriyle veri paylaşabilir.

Elde edilen bu verilerin paylaşılması da Karadeniz’de çok geniş ve kapsamlı bir resmin oluşturulması anlamına geliyor. Ki bu da hem Karadeniz hem de ilgili ülkeler için son derece stratejik bir kazanım olarak öne çıkıyor.

Benzer Videolar