DOLAR 42,5324 0.07%
EURO 49,5558 -0.1%
ALTIN 5.748,80-0,06
BITCOIN 3804590-2.6980200000000001%
İstanbul
16°

KAPALI

SABAHA KALAN SÜRE

Verilerle LGS’de Tam Puan Krizi ve Derinleşen Şaibe Tartışmaları: MEB’in çelişkili yanıtları ve gündemdeki iddialar – HepsiVeri
  • GeoNews
  • Blog
  • Bilgi-Araştırma-Analiz
  • Verilerle LGS’de Tam Puan Krizi ve Derinleşen Şaibe Tartışmaları: MEB’in çelişkili yanıtları ve gündemdeki iddialar – HepsiVeri

Verilerle LGS’de Tam Puan Krizi ve Derinleşen Şaibe Tartışmaları: MEB’in çelişkili yanıtları ve gündemdeki iddialar – HepsiVeri

ABONE OL
Eylül 8, 2025 11:03
Verilerle LGS’de Tam Puan Krizi ve Derinleşen Şaibe Tartışmaları: MEB’in çelişkili yanıtları ve gündemdeki iddialar – HepsiVeri
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Last Updated on Eylül 8, 2025 by hepsiveri.com

2025 Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavı, bu yıl rekor sayıda öğrencinin tam puan alması ve sınav güvenliğine ilişkin ciddi şaibe iddiaları nedeniyle Türkiye gündemine oturdu. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) başlangıçta iddiaları yalanlarken, daha sonra soruşturma başlattığını açıklaması ve sınav kitapçıklarının erken paylaşıldığının ortaya çıkması, kamuoyundaki endişeleri artırdı. Sendikalar, veliler ve muhalefet partileri, Bakanlık’tan şeffaf bir açıklama beklerken, tartışmalar Meclis gündemine taşındı.

Rekor sayıda tam puan ve çelişen gerçekler: 719 tam puan

15 Haziran 2025’te yapılan LGS’ye 963.142 öğrenci katılırken, 544 farklı okuldan tam 719 öğrencinin tüm soruları doğru yanıtlayarak 500 tam puan alması dikkat çekti. Tüm soruları doğru yapan kişi sayısı, geçen yıl 352’ydi. Bu durumda, soruları doğru yapan öğrenci sayısı geçen yıla göre 2 katın üzerine çıktı. Bununla beraber, uzmanlar soruların zor olduğunu söyledi.

“Sınav zordu ama…”

Uzmanlar ve sınava katılan öğrencilerin geri bildirimleri, 2025 LGS’sinin son yılların en zor sınavlarından biri olduğunu işaret ediyor. Buna karşın rekor sayıda tam puan alınması, sınavın güvenilirliği ve ölçme kriterleri hakkında soru işaretleri doğurdu.

Geçmiş yıllara göre tam puan alan öğrenci sayısında zıplama

LGS’nin uygulandığı 2018’den bu yana tam puan alan öğrenci sayıları şu şekilde seyretmiştir: 2018’de 18, 2019’da 565, 2020’de 181, 2021’de 97, 2022’de 193, 2023’te 562 ve 2024’te 352. 2025’teki 719 tam puan, tarihin en yüksek seviyesi.

Sınav Kitapçıklarının “Sızdırılması” ve MEB’in Değişen Açıklamaları

Sınavın en kritik iddialarından biri, soru kitapçıklarının sınav devam ederken sosyal medyada paylaşılmasıydı. Cumhuriyet Gazetesi, haberi “Sınav bitmeden soru paylaşıldı” başlığıyla verdi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, sınav sırasında oturum kitapçıklarının sızdırıldığı iddiaları üzerine Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yazılı olarak yanıtlaması talebiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne soru önergesi sundu.

Özçağdaş, önergesinde, sınavın birinci oturum kitapçığının sınav esnasında Bursa’daki bir WhatsApp grubunda PDF formatında paylaşıldığını, ikinci oturum kitapçığının ise İstanbul’da bir okulun WhatsApp grubunda saat 11.58’de dolaşıma girdiğini ileri sürdü.

Bununla ilgili, MEB Bakanı Tekin; “Bir kere bizim PDF materyalimiz değil. Yani soruların çalındığı iddiası külliyen yalan. Böyle bir olay yok” dedi.

Önce kurumsal “red”

MEB, LGS sonuçlarının açıklanmasının ardından sınavın “ölçme-değerlendirme ilkelerine uygun, şeffaf ve denetime açık” bir biçimde yapıldığını duyurdu, iddiaları “mesnetsiz ve hayal ürünü” olarak nitelendirdi ve iddiaları ortaya atanlar hakkında suç duyurusunda bulunduklarını belirtti. Hatta 24 Haziran’da, soru kitapçıklarının erken paylaşılması iddiaları konusunda o saat itibarıyla sınav güvenliğini tehlikeye atacak bir durum yaşanmadığını öne sürdü.

https://www.meb.gov.tr/basin-aciklamasi/haber/37760/tr
https://www.meb.gov.tr/basin-aciklamasi/haber/37760/tr adresinden, MEB’in iddiaları. 12 Temmuz 2025 günü 11:56’da yayınlanmış.

Sonra Bakan Tekin’den “kısmi kabul”: “Arzu ettiğimiz saatten önce açıklandı”

Ancak iki gün sonra Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, sınav sorularının “arzu ettiğimiz saatten önce açıklandığını” kabul ederek, yayın yapan kişi hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ve soruşturma başlatıldığını duyurdu. 17 Temmuz’da ise soruşturma kapsamında 29 kişi hakkında işlem başlatıldığını açıkladı.

Detaylar ve Çelişkiler

Bakan Tekin, soruşturmada sözel oturum sorularının (10:45’te biten) bir idareci tarafından fotoğraflanıp PDF’ye dönüştürüldüğünü ve 11:57’de paylaşıldığını kabul etti. Ancak paylaşılan materyalin Bakanlığın kendi PDF’i olmadığını belirterek, “soruların çalındığı iddiasının külliyen yalan” olduğunu savundu.

Sayısal Oturum İddiaları

Kamuoyuna yansıyan görüntüler, sayısal bölüm sorularının da sınav devam ederken, hatta 11:58 itibarıyla WhatsApp gruplarında paylaşıldığını ortaya koydu. Mesajlara ilişkin görüntüler, Onlar TV’nin 17 Temmuz akşamı yaptığı canlı yayınında da yer almıştır.

Bu mesaj gruplarında, sınav 12:50’de bitecek olmasına rağmen, “sayısal da elimizde ama sınav bitmeden paylaşmayalım” gibi ifadeler yer aldı. Bu durum, Bakanlığın “sadece sözel oturum” ve “sınavı etkilemeyecek” açıklamalarını sorgulatıyor. Çünkü, oturum bitmeden, çocuklar çıkmadan sınav sorularının nasıl elde edildiği sorgulanıyor. LYS’den çıkarken sorular çocuklarla birlikte dışarı çıkmıyor. Üniversite giriş sınavlarındaki, dersane öğretmenlerinin sınavlara girmesi ve soruları ezberleyerek çıkmaları durumu da yoktur, çünkü, bu sınava girmek için ancak orta okulun son sınıfında öğrenci olmak gerekmektedir. Yani, soruların nasıl bu gruplarda olduğu konusunu açıklamak mümkün görünmüyor.

Bilgi İşlem Genel Müdürü’nün Görevden Alınması

Sınavla ilgili iddiaların gündemde olduğu bir dönemde, MEB Bilgi İşlem Genel Müdürü Özgür Türk’ün 17 Temmuz günü akşam saatlerinde görevden alınması da dikkat çekici bir gelişme oldu. Bu durumun LGS iddialarıyla ilişkili olmadığı Bakanlık kaynaklarınca öne sürülse de, Türk’ün sınav güvenliği toplantılarında yer alması soru işaretlerini artırdı.

İmam Hatip Okullarındaki “Sıra dışı başarı” iddiaları

LGS’deki şaibe tartışmalarının önemli bir boyutu, belli okullarda ve belli merkezlerde yoğunlaşan tam puanlar iddiası.

Bu iddialardan biri, Türkiye genelinde 63 imam hatip öğrencisinin birinci olduğu bilgisi. Anadolu Ajansı imzalı haberde tam puan alan öğrencilerin kayıtlı oldukları okulların listesi de yer alıyor. Gerçekten de 63 imam hatip öğrencisi birinci olmuş.

Daha önce İYİ Partili Turhan Çömez’in iddiasıyla sosyal medyada gündeme gelen, Bursa’da bulunan Bursa Mahmut Celalettin Ökten İmam Hatip Ortaokulu’ndan çok sayıda birinci çıktığı iddiası ise doğru değil. Söz konusu okulun, Instagram hesabında “Türkiye genelindeki imam hatip okullarında eğitim gören ve LGS’de 500 tam puan alarak Türkiye birincisi olan öğrencilerimizi yürekten tebrik ediyoruz!” şeklinde bir paylaşım yapıldığı görülüyor.

Celalettin Ötken, İmam Hatip Liselerinin kurucusu olarak biliniyor, bu yüzden de ülke genelinde birçok okula ismi verilmiş durumda. Google, şu an 7 benzer isimli (Mahmut Celalettin Ötken isimli) okul gösteriyor. Bunların bazıları İmam Hatip Ortaokulu’yken, bazıları Anadolu İmam Hatip Lisesi, biri Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu olarak görülüyor. Bu okulların biri de bir sonraki başlığın konusu olan Trabzon Mahmut Celaleddin Ökten Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu.

Antalya Kepez’deki okul ise 6 Türkiye birincisi çıkarmış. %2’lik dilimde ise 44 öğrencisi var. %2’lik dilim, yaklaşık 1 milyon kişi içinde ilk 20 bin kişi içinde olmak anlamına geliyor. %2’lik dilimdeki bir öğrenci Fen Liseleri, Galatasaray Lisesi, İstanbul Erkek Lisesi, Kabataş, Ankara Fen, Nitelikli Anadolu Liseleri gibi okullara yerleşebilir.

Trabzon’daki okulun açıklamaları

Bu okulların kendi sayfalarında yayınladığı başarı tabloları da iddiaları pekiştiriyor. Örneğin, Trabzon’daki Mahmut Celaleddin Ökten Anadolu İHL Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu, başarı tablosuyla, 274 öğrencisinden %62’sinin %5’lik dilime, %96’sının ise %10’luk dilime girdiğini duyurmuş. Okulun açıklamasında bu başarının “sadece sınav kazanmak değil, bir vizyonun, bir inancın, bir neslin yeniden dirilişinin tezahürü olduğu” ifadeleri kullanılmıştır.

Gerçekten de, bu okulun trabzon.mcokten başlıklı Instagram sayfasında yazdıkları iddiaları şöyle:

🎓 Bu yıl sınava giren 274 öğrencimizin %96’sı, Türkiye genelindeki %10’luk başarı dilimine girerek, okulumuzun kitlesel düzeydeki yüksek eğitim kalitesini tescilledi.
📌 Ayrıca %5’lik dilime giren öğrencilerimizin oranı %62’ye ulaştı.
⭐ En üst dilim olan %1’lik başarı seviyesine 45 öğrencimiz yerleşti.
Ve gururla ifade ediyoruz ki;
🏅 4 öğrencimiz, sınavdaki tüm soruları doğru yanıtlayarak 500 tam puanla Türkiye’deki en yüksek başarıya imza attı.
📊 Yüzdelik Dilimlere Göre Başarı Dağılımı:
• %0,01–0,50: 27 öğrenci
• %0,50–0,99: 18 öğrenci
• İlk %1’lik dilimde toplam: 45 öğrenci
• %1,00–1,99: 32 öğrenci
• %2,00–2,99: 25 öğrenci
• %3,00–3,99: 24 öğrenci
• %4,00–4,99: 26 öğrenci
• %5,00–5,99: 17 öğrenci
• %6,00–6,99: 12 öğrenci
• %7,00–7,99: 31 öğrenci
• %8,00–8,99: 29 öğrenci
• %9,00–9,99: 33 öğrenci

Bir okulun öğrencilerinden %96’sının, ilk %10’luk sıralamada yer alması, her okul için büyük bir başarıyı ifade ediyor.

Dedesinin torunu iddiası

Bu okullara yönelik eleştirileri artıran bir diğer iddia ise, imam hatip okullarının kurucusu olarak bilinen Celalettin Ökten’in öz torunu Celile Eren Ökten’in şu an Milli Eğitim Bakan Yardımcısı olarak görev yapması. Bu bağlantı, iddiaların üzerine daha fazla şüphe düşürüyor. Bu konu Onlar TV yayınında Barış Pehlivan tarafından iddia edildi.

Sendikalar, veliler ve muhalefetin tepkisi

Kamuoyunda giderek büyüyen bu tartışmalar karşısında sendikalar, veliler ve muhalefet partileri sert tepkiler verdi.

Sınav Güvenliği ve Pedagojik Eleştiriler

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), “öğrencilerin aynı soruları sınavdan önce görmüş olabileceği” iddialarının sınav güvenliği tartışmalarını derinleştirdiğini belirtti. Öğrenci Veli Derneği (VELİ-DER), LGS’nin yarışmacı, elemeye dayalı ve performans odaklı yapısının pedagojik ilkelere aykırı olduğunu savunurken, öğrencilerin istemedikleri okul türlerine zorlandığını ve bunun özel okullara yönelimi artırdığını vurguladı. Eğitim Sen, LGS’nin kaldırılmasını talep ediyor.

Eğitim-Sen’in talepleri şöyle:

  1. 2025 LGS sonuçlarına ilişkin şaibe iddialarını ortadan kaldıracak ve kamuoyu vicdanını rahatlatacak şeffaf bir soruşturma acil olarak başlatılmalıdır. Ayrıca LGS kaldırılmalı, yerine öğrencilerin çok yönlü gelişimini temel alan, yönlendirme ve rehberlik temelli bir yerleştirme sistemi oluşturulmalıdır.
  2. Eğitim, parasız ve kamusal bir hak olarak tüm çocuklar için anayasal güvence altına alınmalı; özel okul teşvikleri sona erdirilmeli, kaynaklar devlet okullarına yönlendirilmelidir.
  3. Eğitimdeki bölgesel ve sınıfsal eşitsizlikleri giderecek yapısal reformlar hayata geçirilmeli; öğretmen atamaları, okul donanımları ve müfredat eşitlik ekseninde yeniden düzenlenmelidir.
  4. Başarı ve sınav merkezli anlayış terk edilmeli, çocukların psikolojik, sosyal ve pedagojik gelişimlerine öncelik veren bütüncül bir sistem kurulmalıdır.
  5. Eğitim politikaları demokratik ve katılımcı biçimde şekillendirilmelidir. Sınav sistemi, müfredat ve okul türlerine dair kararlar; öğretmenlerin, öğrencilerin ve velilerin aktif katılımıyla alınmalıdır.

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası olan Eğitim-İş Genel Sekreteri Seher Ergin, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) 2025 sonuçlarıyla ilgili olarak Millî Eğitim Bakanlığı’na resmi soruşturma başvurusunda bulunacaklarını duyurdu. Ergin, 500 tam puan alan 719 öğrencinin hangi okullarda eğitim gördüğünün kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini vurguladı. “Şeffaflık, kamu adına bir sorumluluktur” diyen Ergin, şu değerlendirmede bulundu:

“Sayın Bakan’ın açıklamalarının aksine bu bir lütuf değil. 719 tam puanlı öğrencinin hangi okullarda okuduğu ve bu başarıyı hangi öğretmenlerle sağladıkları kamuoyuna açıklanmalıdır. Bu tür bilgiler, ortaya atılan şaibe iddialarının giderilmesi açısından hayati önemdedir. Geçmiş yıllarda Bakanlık, LGS’ye dair ayrıntılı raporlar yayımlıyordu ancak bu yıl bu raporun sunumu gecikti. Sınav sorularının dolaşıma girmesi gibi iddialar karşısında, şeffaflık tek çıkış yoludur. Eğitimdeki fırsat eşitsizliğini ve kamusal eğitimin durumunu tartışabilmek için bu soruların yanıtlanması şart. Sayın Bakan’a çağrımızdır: Bu toplumun eğitim sistemine duyduğu güven sizin sorumluluğunuzdadır.”

Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, katıldığı Tele1 TV programında, bu konunun sadece 719 birinci üzerinden değil, bunun hemen arkasındaki yığılma üzerinden de takip etmek gerektiğinin altını çizdi. Özbay; “Bir yanlış, bir boş, iki yanlış yapan çok öğrenci var. Bunların da incelenmesi gerekiyor” diye konuştu. MEB, şimdiye kadar birincilerden sonraki yığılmaları gösteren bir istatistik yayınlamadı.

Bakan Tekin’in üslubu tepki çekti

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in iddialara ilişkin kamuoyuna yaptığı açıklamalar, muhalefetin ve velilerin tepkisini daha da artırdı. Tekin’in, 15 Temmuz’da “Geri zekalıya anlatır gibi tane tane anlatıyoruz. Ama yetinmiyorlar. Pis kokular LGS’den değil CHP’li belediyelerden geliyor” sözleri ve sınav sonuçlarını sorgulayanları “çıkar elde eden art niyetli kişiler” olarak tanımlaması, veliler tarafından “kaygılı velileri hedef almak” olarak nitelendirildi.

CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, LGS’deki şaibe iddialarına yönelik olarak “Geri zekâlıya anlatıyor gibi anlatıyoruz, anlamıyorlar” diyen Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e cevaben “Aha gerizekalıya anlatır gibi anlatıyorum. Sen, İhvan hareketinin Türkiye Cumhuriyeti Devletine yerleştirdiği bir Truva Atısın. Pislik arıyorsan sözcüsü olduğun tarikat yuvalarında ara. Pislik arıyorsan ideolojik paydaşlarının kafalarında ara. Dingil…” diyerek yanıt verdi.

Meclis gündemine taşındı

CHP, DEM Parti ve İYİ Parti, sınav güvenliğine dair iddiaları Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıdı. Soru önergelerinde, paylaşılan kitapçıkların sorumlularının kim olduğu, tam puan alan öğrencilerin okul ve il bazında dağılımının neden gizlendiği, başlatılan soruşturmanın kapsamı ve bulgularının neden açıklanmadığı gibi konuların yanıtlanması talep edildi. Ayrıca LGS istatistiklerinin neden 2023’ten bu yana yayımlanmadığı ve son 10 yıla ait tam puan verilerinin paylaşılması da istendi.

Türkiye İşçi Partisi Milletvekili Sera Kadıgil, Bakan Yusuf Tekin’in “sorular sınav saatinden önce yayınlanmadı” iddialarına ilişkin olarak, saat 11.58’de sayısal sorularının birçok öğretmen grubunda dolaştığını söyledi. Kadıgil, saati ve soruları birlikte gösteren bir ekran görüntüsü paylaştı.

Sera Kadıgil, Twitter hesabından şöyle dedi:

Şimdi yanıt vermeniz gereken çok basit soru şu;

Sorular sözel bölümün bittiği 11.57’de paylaşıldıysa bu soruların içinde saat 12.50’de biten sayısal bölümün soruları da var mıydı yok muydu?

Varsa bu durum sınav güvenliğini tehdit eder mi etmez mi?

Ediyorsa soruşturma tamamlanmadan neden sonuçları açıkladınız?

Bir milletvekiline yakışacak üslupla soruyor, benzer üslupla yanıt bekliyorum.

Erdoğan’ın tepkisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sınav sorularının servis edilmesi ile ilgili olarak, güvenliğin sağlanmasının “olmazsa olmazımız olduğunu”, Türkiye’nin sınav güvenliği konusunda parmakla gösterildiğini ifade etti.

Bütün sınavlarda güvenliğin en üst düzeyde sağlanması bizim olmazsa olmazımızdır. Hiçbir evladımızın emeğinin, umutlarının heba edilmesine izin vermeyiz. Bu hususta her zaman dikkatli olduk, çok titiz davrandık, tavizsiz bir duruş sergiledik. Türkiye, sınav güvenliği konusunda parmakla gösterilen bir ülkedir.

Tarihsel bir tekerrür endişesi

Kamuoyundaki kaygı, Türkiye’nin geçmişte yaşadığı sınav sorularının çalınması ve sızdırılması skandallarından kaynaklanıyor.

Barış Pehlivan, Onlar TV yayınında, Polis Akademisi yayınları tarafından 2017’de çıkan “Yeni Nesil Terör: Fetö’nün Analizi” başlıklı raporuna değindi. Raporda, 2000-2013 yılları arasında ÖSYM koordinatörlüğünde yapılan tüm sınav sorularının (KPSS, ÖSS, ALES, askeri liseler vb.) çalındığı belirtiliyor.

FETÖ, devletin stratejik noktalarına adam devşirmek amacıyla soru
hırsızlığı yapmıştır. Örgüt tarafından, 2000-2013 yılları arasında KPSS,
ÖSS, ALES, Askeri Liseler, YDS sınavları gibi ÖSYM koordinatörlüğün-
de yapılan tüm sınav soruları çalınmıştır. Elde edilen sorular son derece
stratejik olarak kullanılmıştır. Devletin istihdam politikası ve kamuoyu bu
soruların nasıl kullanılacağını belirlemiştir. Örneğin ÖSS sınav soruları-
nın tamamı yalnızca sınırlı sayıda sınav şampiyonu aday adayı ile payla-
şılırken FETÖ dershanelerine sorular kısmen verilerek sınav sonuçlarının
aşırı bozulması ve sorgulanmasının önüne geçilmiştir.

Yeni Nesil Terör: FETÖ’nün Analizi raporundan. “Organize ve Mali Suç Örgütü Olarak Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) Çalıştay Raporu”, 11 Şubat 2017.

Bu durum, toplumda sınavlara ve devlet kurumlarına yönelik güvenin zedelenmesine yol açmıştı. Mevcut LGS tartışmaları da bu hafıza ışığında, en küçük şüphenin dahi titizlikle araştırılması gerekliliğini ortaya koyuyor.

Sınav tercihlerinin 24 Temmuz’a kadar devam ettiği bu süreç, belirsizliğin gölgesinde ilerliyor. Halk, soruların nasıl ve kimler tarafından servis edildiği, birilerinin bu sorular üzerinden avantaj sağlayıp sağlamadığı gibi temel soruların şeffaf bir şekilde yanıtlanmasını bekliyor.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP