Last Updated on Ağustos 18, 2025 by EDİTÖR
Rejimin beğenmediği fikirleri savunuyor, barışçı eylemler öneriyorsanız “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” sopası kafanıza indiriliyor.
Bu iddiayla en son olarak LGBTİ + aktivisti Enes Hocaoğulları tutuklandı.
Dedim ya savcılar bu suçlamayı pek seviyorlar, çünkü her bedene göre uydurulan bir elbise gibi.
Kanun metni aslında çok açık bir şekilde bu suçun oluşabilmesi için “kamu güvenliğine karşı açık ve yakın tehlike oluşması”şartını arıyor.
Böyle bir tehlike meydana gelmediyse ortada suç da yok.
Son yıllarda böyle bir tehlikenin meydana geldiği tek olay LeMan dergisinin birtakım kişiler tarafından kışkırtılan kalabalıklar tarafından basılması olayı.
O gün can kaybı olmadıysa bu şans eseri binanın o gün o saatte boş almasından kaynaklanıyor.
Ancak halkın belli bir kesimine karşı kışkırtılan kitle, cana değilse de mala zarar verecek taşkın hareketlerde bulundu, cam çerçeve kırıldı.
LeMan dergisinin İstanbul Beyoğlu’ndaki binası önünde toplanan grup, 30 HaziranPolisin bütün bu olay süresince gözaltına alıp savcılığa sevk ettiği tek bir kişi var: Saldırganları engellemek isteyen barış akademisyeni Aslı Aydemir!
Sadece buna bakarak bile emniyet ve adliyenin aslında “halkın bir kesimine karşı kin ve nefret içinde olmak” suçunu nasıl yorumladığını, hangi kesime nasıl baktığını söyleyebilmek mümkün.
Protestolara neden olan karikatür LeMan dergisinde yayınlanmıştı.
Bu nedenle derginin bazı çalışanları ve karikatürü çizen kişi halen tutuklu.
Oysa bir suç varsa, bu suç basın yoluyla işlenmiş bir suç.
Tutuklu olarak yargılananlar derginin sorumlu yazı işleri müdürü, yazı işleri müdürü, karikatürün çizeri, derginin grafikeri ve müessese müdürü.
Oysa kanuna göre “basın yoluyla işlenen suçlardan dolayı ceza sorumluluğu, suçu vücuda getiren yazıyı veya haberi yazan veya resmi veya karikatürü yapan kimse ile bu mevkutenin ilgili sorumlu müdürüne aittir.”
Aynı kanun, sorumlu müdürler için verilecek hapis cezalarının süresine bakılmaksızın para cezasına çevrilmesini de emrediyor.
Sorumlu müdürler için “emniyet gözetimi altında bulundurma cezası” da verilemez diyor.
Sorumlu müdür, yazı işleri müdürü, grafiker ve müessese müdürü niye hâlâ tutuklu?
Savcı, “karikatürün kışkırtıcı tutum ve davranışlar sergilemeye yönelik ifadeler ve görseller içerdiği ve bunların halkın bir kesiminin diğer kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa, ayrımcılığı gerektirecek şekilde nefrete yönlendirici nitelikte olduğunu” söylüyor.
Oysa olaylar karikatürün yayınlanmasından beş gün sonra çıkartılmıştı.
Dergi mensuplarının tutuklanmasına neden olan suçu işleyenler aslında insanları kışkırtıp, sokağa dökerek olası bir linç ve katliama yol açabilecek provokatörlerden başkası değildi.
Ama onlar serbest!
Anlaşılıyor ki beşinci günün gecesinde “kamu güvenliği için açık tehdidi” yaratanlara kanun işlemiyormuş.
Mehmet Y. Yılmaz kimdir?Mehmet Yakup Yılmaz, 1956 yılında Malatya’da doğdu. İlkokulu Antalya Devrim İlkokulu’nda, orta okul ve liseyi parasız yatılı olarak Denizli Lisesi’nde okuduktan sonra Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat ve Maliye Bölümü’nden 1977 yılında mezun oldu Gazeteciliğe SBF öğrencisi iken 1975 yılında Ankara’da Mehmet Ali Kışlalı yönetimindeki Yankı Dergisi’nde başladı. Derginin Yazı İşleri Müdürlüğü görevini bir süre yürüttü. 12 Eylül 1980 darbesi öncesinde Türk İş’e bağlı Yol İş Federasyonu ve YSE – İş sendikalarında basın müşaviri olarak görev yaptı, sendika gazetesi ve dergilerini yayınladı. Askerlik görevi Kara Harp Okulu’nda yapıldıktan sonra İstanbul Gelişim Yayınları’nda mesleğe geri döndü. Gelişim Yayınları’nda Erkekçe ve Bilim dergilerinin Genel Yayın Müdürü Yardımcılığı ve ardından Gelişim TV Dergisi Genel Yayın Yönetmenliği görevlerinde bulundu. 1985 yılında Hürriyet’e geçti ve Hürriyet Dergi Grubu’nu kurdu. Tempo, Blue Jean, Playmen gibi dergileri yayınlandı. Daha sonra Dönemli Yayıncılık Genel Müdürlüğü görevine getirildi. Ercan Arıklı ile birlikte Dönemli Yayıncılık’ın 1 Numara Yayıncılık’a dönüşmesi sırasında Genel Müdürlük görevini üstlendi. Aktüel, Cosmopolitan, Penthouse, Oya gibi dergilerin kurucu genel yayın müdürü oldu. Bugüne kadar 30’u aşkın derginin kuruculuğu yapıldı. 1995 yılı başında Posta gazetesini yayınladı. Aynı yıl sonunda Fanatik gazetesini, 1996 yılı sonunda ise Radikal gazetesini kurdu, genel yayın müdürlüğünü yürüttü. 2000 yılında Milliyet Gazetesi Genel Yayın Müdürlüğüne getirildi. Bu görevi 5,5 yıl sürdürdükten sonra Doğan Burda Dergi Grubu’nun CEO’luğu görevini üstlendi. 2005 yılından 2018 Eylül ayına kadar Hürriyet gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. Ekim 2018’den itibaren T24’te yazmaya başladı. Gazete köşe yazılarından derlenen “Kırmızıyı Seçtim, Aşk Mavinin Altındaydı”, “Benden Selam Söyleyin Bütün Aşklarıma”, “Aşktan Sonra Hayat Var Mı”, “Şaşırma Duygumu Kaybettim, Hükümsüzdür” isimli kitapları yayımlandı. “Aşk Herşeyi Affeder mi” isimli uzun hikâyesi kitap olarak yayınlandı. “Türkiye medyasında en çok yayın başlatan gazeteci” olan Mehmet Y. Yılmaz, güncel politik gelişmelerin yanı sıra, deneme tarzındaki yazıları ve futbol üzerine yaptığı yorumlarıyla da biliniyor. |
1
Zihni uyandırmak: Nawāl al-Saʿdāwī ile eğitim, isyan ve umut
225 kez okundu
2
Tony Blairin adı bir kez daha Orta Doğu planlarında: Bu kez rota Lübnan! – Dünya Haberleri CNN TÜRK
125 kez okundu
4
Zehir tacirlerine büyük darbe: 215 gözaltı – Günün Haberleri CNN Türk | Video
116 kez okundu
5
Beyoğlu Belediyesi Başkanvekili seçimini CHP’nin adayı Karaahmetoğlu kazandı: Beni burada gördüğünüz her gün demokrasinin utancını hep beraber yaşayacağız
106 kez okundu