Polonya’nın yeni seçilen milliyetçi Cumhurbaşkanı Nawrocki’den Ukrayna açıklaması: ‘Kendi çıkarlarımız olduğunu anlamalı’

AA

Oluşturulma Tarihi: Haziran 08, 2025 17:26

Polonya’da 1 Haziran’da yapılan cumhurbaşkanı seçiminin galibi Karol Nawrocki, Ukrayna’nın Avrupa Birliği (AB) üyeliğine şimdilik karşı olduğunu dile getirdi. Nawrocki, Polonya’nın Ukrayna’yı desteklemede öncü bir rol oynadığını belirterek, bunun kendi ülke çıkarlarına sahip olma hakları için bir temel sağladığını belirtti.

Nawrocki, Macar Mandiner gazetesine verdiği röportajda, ülkesinin Ukrayna ile ilişkileriyle ilgili açıklamalarda bulundu.

Rusya’yı tüm bölge için en büyük tehdit olarak gördüğünü dile getiren Nawrocki, Polonya’nın stratejik ve jeopolitik açıdan Ukrayna’yı desteklemesi gerektiğini kaydetti.

Ukrayna’nın AB üyeliğine şimdilik karşı olduğunu belirten Nawrocki, “Bir yandan Ukrayna’yı Rusya ile yaşadığı çatışmada desteklemeliyiz ancak Ukrayna; Polonya, Macaristan ve diğer ülkelerin de kendi çıkarlarının olduğunu anlamalı” dedi.

Cumhurbaşkanlığı döneminde ülkesi ile Ukrayna arasında tarım ve lojistik sektörlerinde adil olmayan bir rekabete razı olmayacağını kaydeden Nawrocki, “Ukrayna’yı, Rusya’ya karşı çok cesur bir şekilde kendini savunan bir ülke olarak görüyorum ancak kendisine destek olan diğer ülkelerin çıkarlarına da saygı göstermesi gerektiğini anlamalı” diye konuştu.

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNİ KAZANMIŞTI

Polonya’da 1 Haziran’da yapılan cumhurbaşkanı seçiminin çekişmeli ikinci turunda kazanan, oyların yüzde 50,9’unu alan Karol Nawrocki olmuştu. Seçim öncesi anketlerde az farkla önde gösterilen Varşova Belediye Başkanı Rafal Trzaskowski ise 49,1’de kalmıştı.

Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turu, Polonya‘da Başbakan Donald Tusk hükümeti ile muhalefet arasında, özellikle AB ilişkileri, yargı reformları, kürtaj yasaları ve Rusya-Ukrayna Savaşı gibi konularda yaşanan çekişmelerin gölgesinde yapılmıştı.

Siyasi analistler, AB’ye mesafeli yaklaşımıyla bilinen ve ABD Başkanı Donald Trump’ın politikalarından esinlenen Nawrocki’nin cumhurbaşkanlığı döneminde veto yetkileriyle Tusk liderliğindeki koalisyon hükümetini zorlayabileceğini belirtiyor.